Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Hakları (CİSÜ) Platformu, Uluslararası Anne Sağlığı ve Hakları Günü kapsamında, pandemiyle mücadelenin, annenin gebelik dönemi ve doğum sonrasındaki ihtiyaçlarını da kapsayacak şekilde yürütülmesi çağrısında bulundu.
İSTANBUL (İGFA) - Kadınların sağlık hizmetlerine, doğum kontrol ve kürtaj olanaklarına erişimiyle önlenebilir olduğu belirtilen bu ölümlerin, dünyanın bir yılı aşkın süredir mücadele ettiği pandemi koşullarında daha da artmasından endişe ediliyor.
CİSÜ Platformu sekretaryasını yürüten TAP Vakfı Genel Koordinatörü Nurcan Müftüoğlu, Uluslararası Anne Sağlığı ve Hakları Günü kapsamında yaptığı açıklamada, yaşanan bu sağlık krizinin kadın sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Pandemi süreci, üreme sağlığı ve haklarına erişimi olumsuz etkilediğine dikkati çeken Müftüoğlu, daha fazla sayıda kadın; güvenli annelik, doğurganlığın düzenlenmesi ve gebelik sonlandırma hizmetlerine erişememe riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Öte yandan İngiltere merkezli Lancet dergisinde Mart 2021’de yayımlanan, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 17 ülkede yapılan araştırma, hamilelerin sağlık hizmetlerine erişiminin bu dönemde kısıtlandığını, doğum sırasında anne ve bebek ölümlerinin üç katına çıktığını ortaya koydu. Londra St. George Hastanesi tarafından yürütülen araştırmaya göre, bunda hem sağlık merkezlerindeki doluluk hem de hamile kadınların koronavirüs kapma korkusuyla hastanelere gitmemeyi tercih etmesi etkili oldu. Bu nedenle sağlıklı doğumlar sonrası meydana gelen doğum sonrası depresyonunun, anneliğe bağlı kaygı bozuklukları ve annelerin ruh sağlığında bozulma da büyük oranda artış gösterdiği kaydedildi.